350 milyon işçi çalıştırıyor

Onun işi gübre üretmek... Borsanın seans salonlarından solucan çiftliğine uzanan ilginç hikayesinde başrolü kültür solucanları oynuyor. 7 akvaryum ve 50 solucanla başladığı işe 350 milyon kültür solucanıyla devam ediyor.

İşçileri solucan, sermayesi ise çöp... Evet, şaşırtıcı ama böyle. Para piyasalarında ve büyük holdinglerin finansal bölümlerinde çalıştıktan sonra kendi şirketini kuran Ekosol Genel Müdürü Burçin Karababa, artık solucan gübresi üretiyor. Şu anda üreticisi olduğu ürünlerin uzun yıllar yurtdışında kullanılan bir gübre çeşidi olduğunu ifade eden Karababa, bu konuda uzmanlaşabilmek için 7 ülke 14 tesis gezdiğini söylüyor. Kendisinin bu işe girmesinin sebebi ise alerjik bir bünyeye sahip olan ve bu nedenle organik ürünlerle beslenmesi gereken kızı. 2005'te 1 milyon 350 TL yatırımla bu işi kurduğunu söyleyen girişimci, kendi mutfağında 7 akvaryum ve 50 solucanla başladığı işe 350 milyon kültür solucanıyla devam ediyor. İstanbul Çekmeköy'deki tesisinde ürettiği gübre ile bu yılı 1 milyon, 2013'ü ise 5 milyon liralık ciroyla kapatmayı planlıyor. Yıllık 300-350 ton üretim yapan Ekosol Tarım, daha çok konvansiyonel üretim yapan çiftçilere satış yapıyor. İlk tesisini 2006 yılında Kurtköy'de kuran Karababa, bugün Çekmeköy'deki tesisinin yanı sıra Manisa'da 2,7 milyon dolarlık yatırımla ikinci fabrikayı kurmayı planlıyor.

"Solucanlar çok steril hayvanlar. Gübresi toprağın verimini artırırken yapısını düzenliyor. Ürünlere doğal aroma veriyor."

Asıl hedefi Avrupa ülkelerine açılmak

Buton üretimi yapan ilk şirket olarak tanındı. Ortadoğu ve Doğu Avrupa'ya ihracat yaparak markasını gücünü kanıtlayacak. 2015 yılına kadar elektronik, 2020 yılına kadar ise yazılım teknolojilerine ağırlık vermeyi hedefliyor.

Bir aile şirketi olarak kurulan EMAS, uzun yıllardır buton ve sinyal üretimi konusunda elektrik sektöründe adından söz ettiren bir şirket. Elektroteknik ve makine sanayide 1969'dan bu yana hizmet veren EMAS şirketi üretim, montaj ve pazarlama konularında İkitelli İstanbul'da hizmet veriyor. Toplam 15 bin metrekare kapalı alanda üretim yapıyor. EMAS, köklü geçmişinin yanı sıra hızla ilerleyen ve değişen dünyamızda başta yönetim, üretim ve pazarlama olmak üzere birçok alanda faaliyetlerini geliştiriyor. Hedefleri doğrultusunda yeni istihdamlar ile kısa sürede yurtdışı pazarlarda da söz sahibi olmaya başladıklarını anlatan EMAS Genel Müdürü Emre Aktan, rotalarını markalaşma çalışmalarına çevirdiklerini belirtiyor. EMAS, 40'tan fazla ülkeye ihracat yapıyor. Ağırlıklı olarak Arap Yarımadası, Ortadoğu ve Balkanlar'a ihracat yapan şirketin asıl hedefi Avrupa'ya açılmak. Avrupa'daki ana hedefi ise mühendislik konusunda dünyanın bir numaralı ülkesi olan Almanya. Aktan, EMAS'ın gelişmişlik seviyesi yüksek olan ülkelere ihracatının az olduğunu kaydediyor. Şirket, 2015 yılına kadar elektronik, 2020 yılına kadar ise yazılım teknolojilerine ağırlık vererek sektörde yer almayı hedefliyor.

"Markalaşma yolunda attığımız adımlarla özellikle mühendislikte ileri ülkelerde şirketimizin ismini duyurmak istiyoruz." 

Beren Saat ve Hülya Avşar'a pırlanta satıyor

Kuyumculuk sektöründe yüksek marka bilinirliğine sahip Diamond by Naci Şenocaklı, 2 bin çeşitlik geniş ürün portföyüne sahip. Dört mağazası bulunan şirket, uzun vadede Rusya ve Azerbaycan'a mağaza açmayı planlıyor.

Temelleri 1974'te atılan Diamond, kuyumculuk pazarının tanınmış markaları arasında yer alıyor. Geniş bir tüketici kitlesine sahip olan şirket, pırlanta konusunda yaygın marka bilinirliğine sahip. Diamond by Naci Şenocaklı Kurucusu Naci Şenocaklı, "Aylık 300 parça özel üretim mücevher yapma kapasitesi var. İstanbul Nişantaşı'nda 5 katlı bir binada imalat yaptıklarını ve toplamda 35 kişiyi istihdam ediliyor, Naci Şenocaklı,"Dışarıda ham olarak geliyor, işlenmiş olarak çıkıyor. Bir ayda 1 kilo altın işliyoruz. Pırlanta, safir, zümrüt kullanıyoruz Biz en iyi pırlantayı satıyoruz. Belçika pırlantası kullanıyoruz. En iyi olan pırlanta çeşidi o" diyor, Şirketin İstanbul'da Nişantaşı, Suadiye ve Etiler ve Antalya'da ise Kaş olmak üzere toplam 4 mağazası var. Şirket, Almanya ve Fransa'ya ihracat yapıyor. Marka, kurulduğu 1979'dan beri Osmanlı ve Türk kültürü motiflerini içeren, bu kültürü yansıtan modeller yapmaya odaklanıyor. Şirketin müşterileri arasında Hülya Avşar, Beren Saat, Halit Ergenç gibi ünlü isimler dikkat çekiyor. Yurtdışında da Azerbaycan ve Rusya'da şube açmayı hedefliyor.

"Kendi tasarımlarımızı imal ederek, mağazalarımızda müşterilerimize ulaşıyoruz. Değişik, kaliteli ve hesaplı ürünler yapıyoruz."

Mezuniyet abiyesinde tek adres

Mezuniyet abiyesinin tanınmış markalarından olan Doridorca, bu sene 250 bin dolarlık otomasyon yatırımıyla 2015'te yüzde 25 büyümeyi hedefliyor. Ayrıca bu yıl büyük beden koleksiyonlarını genişletme planları var.

Mezuniyet töreninde ne giymeli sorusunun cevabı Doridorca markasında gizli. Özellikle 15-25 yaş kısa mezuniyet abiyesinde aranılan markaların arasında yer alıyor. Doridorca markasıyla 1998 yılından bu yana abiye giyim üreten Hisarlılar Tekstil Yönetim Kurulu Başkanı Rıdvan Kandağ markanın ortaya çıkış hikayesini şöyle anlatıyor: "Şirketimiz bünyesinde Dori ve Dorca adlı ıki markamız vardı. Dori'de abiye elbise, Dorca'da ise abiye bluz üretiyorduk. İki markanın marka yatırım itibariyle yanlış olduğuna kanaat getirdim. Dori ve Dorca kelimelerini birleştirerek Doridorca markasını olusturdum." Yılda 200 bin parça elbise üretme kapasitesine sahip olan markanın üretim merkezi İstanbul'da yer alıyor. Hisarlılar Tekstil, 2 bin metrekarelik alanda sadece kadınlara yönelik üretim yapıyor. Türkiye genelinde 150'den fazla satış noktasında yer alan marka, bu sene Boyner mağazalarının vitrinini süsleyecek. Şirket, Doridorca markasıyla Almanya, İngiltere, İtalya ve Danimarka'daki kurumsal markalara private label üretiyor. Ayrıca ihracatta ilk 1000 arasına girmeyi hedefliyor.

"Doridorca markasıyla İtalya Almanya, İngiltere,) ve Danimarkaidakf kurumsal tekstil markalarına private label ürün üretiyoruz."

Danca Mobilya inovasyon ile fark yaratıyor

1997 yılında Hollandalı Verotex ortaklığında kurulan Danca Mobilya, üretiminin yüzde 90'ını ihraç ediyor. Geçen yıl cirosu 3 milyon Euro olan şirket, Avrupa'daki durgunluk nedeniyle Ortadoğu'da yeni pazarlar kazanmayı hedefliyor.

Türkiye-Hollanda ortaklığında 1997'de temelleri atılan Danca Mobilya, mobilya sektöründe inovatif ürünleriyle adından söz ettiriyor. Toptan kumaş satışı ve oturma grubu üretimi yapan Verotex Industries BV'nin patronu Hugo van der Hoek ile yaptıkları ortaklıkla Türkiye pazarına açıldıklarını anlatan Danca Mobilya ortağı Nükhet Taşman, "2001 yılında Bursa'daki fabrikamızı kurduk" diyor. Danca markalı ürünlerin yanı sıra private label da üreten şirket, beş bin metrekarelik alana kurulu tesislerinde ayda ortalama iki bin adet kanepe ve koltuk üretimi yapıyor. Ürünler İstanbulda Beymen Home, Mobi ve Boyner; Ankara'da Luxi Home; Bursa'da Viva; Eskişehir'de Kuğu; İzmir'de Yenkur mağazalarında satılıyor. Danca Mobilya, üretimin yüzde 90'ını ihraç ediyor. Taşman, "2001 yılından beri Avrupa ülkelerinin yanısıra ABD ve Ortadoğu'ya ihracat yapıyoruz. Ürünlerimizi Hollanda, Avusturya, Belçika, Danimarka, Fransa, Almanya, İsviçre, Azerbaycan, İran ve Lübnan gibi ülkelere ihraç ediyoruz. Önümüzdeki dönemde Kuzey Irak ve Arabistan'ı da pazarlarımız arasına alacağız" diyor.

"Dünyadaki ekonomik durgunluk nedeniyle satış yatırımlarına öncelik veriyoruz. Hollanda'da üç, Manavgat'ta bir tane showroom açacağız."

"Bu yıl iki kat büyüme hedefimiz var"

Yazılım sektöründe faaliyet gösteren Dflora, Türkiye'nin ilk adres verisini oluşturdu. Avrupa'ya yazılım ihraç etmek isteyen şirket, bu yılın sonunda iki kat büyümeyi hedefliyor. Müşteri portföyünde 30'dan fazla şirket bulunuyor.

Yazılım sektörünün güçlü isimlerinden Dflora, veri yönetimine odaklanarak veri kirliliği ve metabase yönetimi konusunda hizmet veriyor. Türkiye'deki yazılım pazarında yüksek marka bilinirliğine sahip olan Dflora, CRM geliştirme üzerine hizmet veren bir yazılım şirketi olarak öne çıkıyor. Şirket, yazılım denetimi, veri temizliği ve zenginleştirme, modelleme, çözüm geliştirme ve yenilemenin yanı sıra kurumsal yazılım mimarileri ve servis odaklı mimari uygulamaları gibi hizmetler de sunuyor. Şirket, 2004 yılında 10 bin TL'lik sermayeyle kuruldu. Dflora'nın müşteri portföyünde 30'dan fazla şirket var. Ağırlıklı olarak banka, sigorta ve telekomünikasyon sektörlerine hizmet veren Dflora'nın 2011 cirosu 1,5 milyon dolar. Pıgeon adı verilen adres düzenleme özelliğinin bütün Türkiye'yi kapsayan veri tabanıyla hatalı adreslerin düzeltilmesini sağladığını da anlatıyor. 2012'de yüzde 100 büyümeyi hedeflediklerini belirten Ekşi, "Türkiye yazılım sektöründe kendine yetiyor, üstelik gelişmeye de açık. Biz Türk mühendislerinin yaptığı ürünlerle yurtdışına açılmak istiyoruz. Uzun vadede ise Avrupa'nın tamamına yazılım ihraç etmek istiyoruz" diye konuşuyor.

"Amacımız, Türk mühendislerin yarattığı ürünlerle yurtdışına açılmak. Bu hedefle 2012'nin sonuna kadar İngiltere'de bir ofis açacağız."

Y kuşağının bebekleri bu siteden giyiniyor

Türkiye'de anne - bebek segmentinde boşluk olduğunu gören Netset Group, bir yıl önce Butikbebe.com'u kurdu. Site şu anda 300 bin üyeye sahip ve günde 400 kargo çıkarıyor. Yılsonu hedefi, private label ile tedarik ağını güçlendirmek.

Günümüzün 'Y kuşağı' aynı zamanda potansiyeli büyük bir tüketici kitlesi olarak karşımıza çıkıyor. Özellikle e-ticaret açısından.. 30'lu yaşlarının başındaki Y kuşağının hızla çocuk sahibi olduğunu ve anne-bebek segmentinde ciddi bir potansiyel yarattığını keşfeden Netset Group, bir yıl önce kurduğu Butik-bebe.com sitesiyle bu alanda liderliğe hazırlanıyor. Bir katalog sitesi olan Markduck.com'u da bünyesinde barındıran grup, çeşitli e-ticaret sitelerine ürun tedariki de yapıyor. Yıllardır iletişim sektöründe hizmet verdiklerini ve bu segmentte ciddi bir boşluk gördükleri için Butikbebe.com'u kurduklarını söyleyen Netset Group Kurucu Ortağı Özgür Aksakallı, sitenin şu anda 300 bin üyesi olduğuna işaret ediyor. Sitede haftada ortalama 50 yeni kampanya sunuluyor, her kampanyada 100 çeşit ürün bulunuyor. En çok talep İstanbul, Ankara, İzmir, Adana ve Bursa'dan geliyor. Önümüzdeki dönem private label çıkarmayı planlıyor. Hamile ve 0-2 yaş ürünlerinde yüksek satışlara ulaşmış durumda. Aksakallı, "4 milyon e-ticaret kullanıcısı büyük bir pazar demek ama yolun henüz başındayız" diyor.

"E-ticaret iyi bir tedarik ağı, finansal güç ve ciddi iş bilgisi gerektiriyor. 4 milyon mevcut e-ticaret kullanıcısı bile büyük bir pazar demek."

"Global ürünler yapma hedefindeyiz"

Aydınlatma sektöründe faaliyet gösteren Cemdağ, sokak armatürü pazarında yüzde 35'lik paya sahip. 2011'de kurduğu goniofotometri aydınlatma laboratuarında Ar-Ge'ye hız veriyor. En büyük müşterileri arasında Doğuş ve Borusan da var.

Aydınlatma sektörünün güçlü isimlerinden Cemdağ Aydınlatma, aydınlatma armatürleri ve ekipmanları alanında hizmet veriyor. 1968 yılında İzmir'de 60 metrekarelik bir dükkanda faaliyete başlayan şirket bugün; armatür üretimi, özel ürün tasarımı, enerji danışmanlığı, saha ölçümü ve LVD laboratuarı gibi hizmetler sunuyor. Cemdağ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Sina Cem, "Babam Mustafa Cem tarafından bin dolarlık sermayeyle floresan ve cıva balastları üreterek sektöre adım attık. Bugün sokak armatürleri pazarında yüzde 35'lik bir pazar payına sahibiz" diyor. Şirketin ürünleri yol ve sokak aydınlatmalarında, hastanelerde, endüstriyel tesislerde, hava alanlarında yaygın olarak kullanılıyor. "Üretim tesislerimizde bir saat içerisinde 9 Boğaz Köprüsü' nü aydınlatabilecek sayıda sokak lambası üretiyoruz" diye sözlerini sürdüren Cem, şirketin üç ayrı üretim tesisinde faaliyet gösterdiğini kaydediyor. Cemdağ'ın ihracatının toplam üretimdeki payı yüzde 30. Ağırlıklı AB'ye ihracat yaptıklarını belirten Cem, "Hedefimiz bütün dünyada satılabılir ürünler yapmak" diye konuşuyor.

"Ağırlıklı olarak Avrupa ülkelerine ihracat yaptık. Asıl hedefimiz bütün dünyada satılabilir ürünler yapmaya çalışmak." 

Balonevi'nin hedefi 250 milyon adet üretim

Almanya, Hollanda, Dubai, Suudi Arabistan ve İsrail gibi ülkelere balon ihracatı yapan Balonevi, balon üretme kapasitesini 2016 yılında yüzde 30 artırarak 250 milyona çıkarmayı hedefliyor. Geçen yılki cirosu 14,5 milyon TL.

Eğlence sektöründe faaliyet gösteren Balonevi'nin kuruluş hikayesi 12 yıl önceye uzan-yor Balonevi Yönetim Kurulu Başkanı Oğuz Vanlı, "2001'in sonunda dünyada yeni olan 4 renk baskılı balon yatırımı yapmaya karar verdik. Şimdi, Avrupa normlarında lateks balon üretimi ve baskısının yanı sıra köpük balon üretımi yapan bir fabrikamız var" diyor. 4 bin 500 metrekare kapalı alana sahip Tuzla'daki Deri Organize Sanayi Bölgesi'nde yer alan fabrikada yılda 172 milyon adet balon üretiliyor. Ürün çeşitlerinin pazar payı konusunda bilgi veren Vanlı, 'Lateks balonda yüzde 33, köpük balonda yüzde 10, parti ürünleri pazarında ise yüzde 85'lik paya sahibiz" diyor, Bu sene devreye girecek olan 4 milyon dolarlık yatırımla balon üretme kapasitesini iki katına çıkaracak. Balonevi, 2016 yılı başında devreye girecek 5 milyon dolarlık yatırımla yıllık balon üretim kapasitesi 250 milyon adede, baskı kapasitesi ise 170 milyon adede ulaştırmayı hedefliyor. Almanya, Hollanda, Dubai, Suudı Arabistan, İsrail'e balon ihraç eden Balonevi, gelecek dönemde Almanya'daki iş ortakla-rını lojistik üs olarak kullanarak Avrupa geneline ulaşmak istiyor.

"2015 yılında yapacağımız 4 milyon dolarlık yatırımla balon üretim kapasitemizi iki katına çıkaracağız. Balon baskı kapasitemiz de yüzde 80 artacak"

2014'te halı üretip ihraç etmeye başlayacak

Halı saçağı üreten şirketler arasında dünyada ikinci sırada yer alan BMS, 13 farklı ülkeye ihracat yapıyor. 2015 yılında yüzde 60 büyümeyi hedefleyen şirket, 2014'te halı üretimine başlayacak

Halı ve halı saçağı sektöründe faaliyet gösteren BMS, sektöründe dünyanın en büyük ikinci şirketi olma özelliği taşıyor. Şirketin ürün portföyünde 150 farklı çeşit ürün yer alıyor.. Bu ürünler makine ve el işi olarak üretiliyor. El işi ile yapılan halı saçaklarını 800 kadın kendi evinde imal ediyor. BMS'nin 13 farklı ülkeye ihraç yaptığını söyleyen BMS Tekstil Genel Müdürü Mustafa Serdar Toy, "Ortadoğu ülkeleri başta olmak üzere, Türki Cumhuriyetler, Uzakdoğu ve Avrupa'ya ihracat yapıyoruz. İhracatımızın satışlarımız içindeki payı şu an yüzde 30. Önümüzdeki dönemde eğer iç savaş sona ererse Suriye ve Lübnan'a ihracat yapmayı hedefliyoruz. Sadece bir şirkete ürün sattığımız ABD'ye ise ihracat potansiyelimizi artırmak istiyoruz" diyor.

Gaziantep 4'üncü Organize Sanayi Bölgesi'nde faaliyet gösteren şirketin aylık üretimi 50 bin ve yıllık üretimi ise 600 bin kg. Türkiye pazarının yüzde 80'ine ürün satan şirket, yapacağı yatırımlarla hem iç pazarın en büyük üretici şirketi olmayı hem de dünyadaki pazar payını artırmayı planlıyor. Şirket, 2014 yılında halı üretimine başlayarak, halı da ihraç edecek. BMS, bu sene yüzde 60'lık bir büyüme gerçekleştirmeyi hedefliyor.

"Başladığımızda 4 çeşit saçak üretimi yapıyorduk. Şu an 150 çeşit ürün üretiyoruz. Ar-Ge çalışmalarına cironun yüzde 5'ini ayırıyoruz." 

2015'te mobilyada yüzde 25 büyüyecek

Mobilya sektöründe bilinen markalar arasında yer alan B-T Mobilya, cirosunun yüzde 25'ini ihracat gelirlerinden sağlıyor. 2012'yi 8 milyon TL ile kapatan şirket, 2015'te ise 10 milyon TL ciroya ulaşmak istiyor. Hedef e-ticareti daha da geliştirmek.

1991 yılında temelleri atılan B-T Mobilya, mobilya sektöründe dizayn ürünleriyle adından söz ettiriyor. Babasının mobilya atölyesinde mobilya üretimi yapmaya başladığını söyleyen B-T Mobilya'nın sahibi Talip Aysan, "Orada farklı bir şeyler yapma arzusu içindeydim. 0 arada tanıdığım biri sehpa getirdi. Bu sehpa sayesinde bir şey üretirken kendi içimdeki estetik kaygısı öne çıktı. Daha sonra çok satacağını düşünerek sandalye yapımına başladık" diyor. Şirketin portföyünde ofis ve ev mobilyaları grubunda 300 ürün yer alıyor. 2013'te ise 60 tane yeni ürün piyasaya sürmeyi planlıyor. 2000 yılında ihracat yapmaya başlayan B-T Mobilya, toplamda 20 ülkeye ihracat yapıyor, Şirketin üretim tesisi Gebze'de bulunuyor. 3 bin metrekarelik bir alanda yılda yaklaşık 25 bin parça üretiyor. Uzman oldukları ofis mobilyalarına yatırım yapmayı planladıklarını kaydeden Aysan, "2013'te e-ticarete ağırlık vermeyi planlıyoruz. Hâlihazırda e-ticaret sitemizi geliştirmeyi planlıyoruz" diyor. 2012'yi 8 milyon TL ile kapatan şirket, 2015'te ise 10 milyon TL'lik ciroya ulaşmak istiyor. Şirketin, 2013 için yüzde 25'lik bir büyüme hedefi var.

"Büyük yatırım yapmadan internetten mobilya satmak istiyoruz. Daha çok e-ticaretimizi geliştirmeyi tercih ediyoruz."

Yıkanabilen bebek bezleri üretiyor

Türkiye'nin ilk yıkanabilir bebek bezini piyasaya süren Natura Bebek Tekstili'nin şimdi hedefi ihracat. Ortadoğu ve Türki Cumhuriyetler'e ihracat yapan şirket, 2015'te yeni pazarlarda da iddialı.

Yapılan araştırmalara göre Türkiye'de bir bebek doğduktan iki buçuk yaşına gelene kadar bebek bezi için yaklaşık 1 buçuk ila 2 bin lira arasında harcama yapılıyor. Natura Bebek markası bu harcamaların yıkanabilir bebek bezi ile çok daha uygun bir düzeye çekilebileceğini savunuyor. Kendi ürettikleri yıkanabilen bebek bezlerini ilk olarak oğulları Demir'in üzerinde denemeye başladıklarını söyleyen Natura Bebek Tekstil' Genel Müdürü Kaan Özsökmen, "Bu bezler hem ekonomik hem de sağlıklı" diyor. 2004 yılında yurt dışındaki yıkanabilir bebek bezleri satan 6 şirket için fason üretim yaparak başladıkları işe, 2008 yılında piyasaya surdükleri Baby-Neo markasıyla devam ediyorlar. Denizli'deki fabrikalarında ortakları için ayda 150 bin bebek bezi üretiyor. Özsökmen, "Çıkardığımız yeni nesil bezlerle 2012'de de adımızdan söz ettirdik. 2015 için de iddialıyız" diyor. Şirketin portföyüne 2012'de dört yeni ürün daha eklendi. Ana hedefi, Orta-doğu ve Türki Cumhuriyetler. Kazakistan ve Özbekistan'a ihracata başlayan şirket, birçok Türki Cumhuriyete ürünlerini satıyor.

"BabyNEO ve NEO Comfort adlı iki markayla bebekler ve yetişkinler için yıkanabilir ürünler üretiyoruz."

Atlas Ofset, Abdi İbrahim'i paketleyecek

Atlas Ofset gıda, temizlik ürünleri ve telekomünikasyon sektörlerine ambalaj üretiyor. Yüzde 15 büyüme hedefleyen şirket, Henkel'in Cezayir ve Tunus'taki tedarikçiliğini aldı.

Uzun yıllar ambalaj sektöründe faaliyet gösteren Atlas Ofset temizlik ürünleri, telekomünikasyon ve gıda gibi sektörlere ambalaj ve kutu üretimi yapıyor. Dürüst Grup çatısı altında 1974 yılında kurulan şirket, ilk olarak Alo Mintax markalı deterjanları paketleme işini aldı. Dürüst Grup'un Yönetim Kurulu Üyesi Murat Dürüst, 1987 yılında Atlas Ofset'in dünyanın önde gelen hızlı tüketim devi P&G ile yüzde 50 ortaklığa gittiğini anlatıyor, Garanti Bankası, Ülker, Çaykur, Turkcell ve Ziylan gibi şirketlerle çalışan Atlas Ofset'in ürün portföyünde deterjan kutuları, SIM kartı paketleri ve ayakkabı kutuları yer alıyor. Dürüst, "Bu yıl ayakkabı sektörü için ayakkabı kutusu yapmaya başladık" diyor. İstanbul Halkalı'da 12 bin metrekare alan üzerine kurulu fabrikada 120 kişi çalışıyor. Atlas Ofset'in yıllık kağıt ve ambalaj üretim kapasitesi ise 75 bin ton, 2012'de 11,5 milyon dolar ciro yapan şirket, bunun yüzde 54'ünü ihracattan elde ediyor. Kuzey Afrika, Orta Asya ve Balkan ülkelerine ürün ihraç ettiklerini söyleyen Dürüst, "Bu yıl Henkel'le birlikte Tunus ve Cezayir'e ürün satmaya başlayacağız" diyor.

"Yıllık ciromuz 10 milyon dolar. Yüzde 15 büyüyerek bu rakamı 11,5 milyon dolara çıkarmayı hedefliyoruz."

1000 franchise'a ulaşmayı hedefliyor

Adı ingilizcede 'ince kal' anlamına gelen sağlıklı yaşam zinciri B-fit, altı yılda marka olmayı başardı. İstanbul'dan Şırnak'a 214 şubede 150 bini aşkın kadın üyeye sahip şirket, sadece kadın girişimcilere franchise veriyor.

30 dakikalık egzersiz programıyla kadınları hızlı ve etkili spora yönlendirmek amacıyla 2006 yılında kurulan sağlıklı yaşam merkezi B-fit, birkaç girişimci kadının işbirliği sonucu büyümüş olan bir marka. B-fit'te sunulan egzersiz programı, aletlerle yapılan düzenli çalışma sonucunda kadınların ince kaslarını geliştirerek vücutlarını şekillendirmelerine yardımcı oluyor. "Biz spor sektörüne hizmet vermiyoruz. Çünkü kadınlara spor değil, özgüven satıyoruz" diyen B-fit Yönetim Kurulu Başkanı Bedriye Hülya, yarım saatlik egzersiz fikrini yurtdışında gördüklerini ve bu sistemi Türkiye'ye getirme düşüncesiyle yola çıktıklannı anlatıyor. Sadece ka-dınlara franchising veren şirket, bugün 45 ilde 214 franchise ile faaliyetlerini sürdürüyor. Hülya, "Bu kadar kısa sürede başarı yakalamamızı sadece kadınlarla iş yapıyor olmamıza bağlıyorum. Çünkü şirketimiz çatısı altında pozitif ayrımcılıktan yanayız" diyor. Türkiye genelinde 150 bin kadın üyesi bulunan B-fit'in geçen yılki cirosu 4 milyon TL. Hülya, "Yurtdışına da franchise vermeye başladık. Uzun vadede franchise sayısını bine çıkaracağız" diyor.

"Biz kadınlara spor değil, özgüven satıyoruz. Bu kadar kısa sürede başarıyla büyümemizi sadece kadınlarla iş yapıyor olmamıza bağlıyorum."